Tahliye taahhütnamesi ve geçerlilik şartları

Konut ve çatılı işyerlerinde, kira sözleşmesinin sona ermesi ve tahliye sebeplerinden biri olan "tahliye taahhütnamesi", kiracının kiralananı belli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak üstlenmesi demektir.

Türk Borçlar Kanunu m. 352/1 uyarınca, kiracının tahliye taahhütnamesine karşın kiralananı boşaltmaması halinde kiraya veren kira sözleşmesini taahhütnamede belirtilen tahliye tarihinden başlayarak bir ay içinde icra veya dava yoluna başvurarak sona erdirebilir.

Tahliye taahhüdünün geçerli sayılabilmesi için şu şartlar birlikte aranır:

1- Tahliye taahhüdü yazılı olmalıdır.

Taahhütname adi yazılı şekilde düzenlenmelidir.

2- Taşınmazın tahliye edileceği tarih belirtilmelidir.

Tarihsiz tahliye taahhütnameleri geçerli değildir.

3- Tahliye taahhüdü bizzat kiracı tarafından yapılmalıdır.

Kira sözleşmesinin tarafı olmayan kişilerin (kiracının birlikte yaşadığı eşi ve çocukları gibi) tahliye taahhüdünde bulunması geçerli değildir.

4- Tahliye taahhüdü kiralananın tesliminden sonra verilmelidir.

Yargıtay, kira sözleşmesinin başlangıcında verilmiş tahliye taahhüdününün baskı ve zorlama altında verilmiş olma ihtimalini dikkate alarak kira sözleşmesi kurulurken yapılan tahliye taahhütnamelerini geçersiz saymaktadır.

5- Kiraya veren, taahhüt edilen tarihten başlayarak bir ay içinde icra veya dava yoluna başvurmalıdır.

Kiraya verenin, tahliye taahhütnamesine dayanarak tahliyeyi gerçekleştirebilmek için taahhütnamede belirtilen tahliye tarihinden başlayarak bir ay içinde icra veya dava yoluna başvurması gerekir. Aksi halde, bir aylık sürenin sonunda tahliye taahhütnamesi hükmünü yitirecektir.

Kiralanan taşınmaz "aile konutu" olarak özgülenmişse her iki eşin de rızası gerekir. Detaylı bilgi >>

Son olarak belirtmeliyiz ki noterde düzenlenmeyen veya üzerindeki tarih ve imza noterce tasdik edilmeyen tahliye taahhütnameleri bakımından kiraya veren, icra yoluna başvurur ve kiracı taahhütnamedeki imzasını inkar ederse kiraya veren, icra yolu nezdinde bu itirazın kaldırılmasını talep edemez. Dolayısıyla tahliye davası açması gerekir (İcra ve İflas Kanunu m. 275/2).